DSpace
 

EMU I-REP >
02 Faculty of Engineering >
Department of Civil Engineering >
Theses (Master's and Ph.D) – Civil Engineering >

Please use this identifier to cite or link to this item: http://hdl.handle.net/11129/5449

Title: Influence of Material Variation and Corrosion Deterioration on Seismic Vulnerability Assessment of RC Buildings in North Cyprus
Authors: Çağnan, Zehra (Co-Supervisor)
Şensoy, Serhan (Supervisor)
Safkan, İsmail
Eastern Mediterranean University, Faculty of Engineering, Dept. of Civil Engineering
Keywords: Civil Engineering
Buildings--Earthquake effects--Seismic--Reinforced Concrete Columns
Reınforced Concrete Buıldıngs--Earthquake effects--Cyprus (Turkish Republic of Northern Cyprus, 1983-)
Earthquake resistant design--Cyprus (Turkish Republic of Northern Cyprus, 1983-)
Earthquake-resistant construction--Buildings--Cyprus (Turkish Republic of Northern Cyprus, 1983-)
Buildings, Reinforced concrete
Corrosion
aging effects
seismic fragility
concrete strength
Cyprus
Issue Date: 2018
Publisher: Eastern Mediterranean University (EMU) - Doğu Akdeniz Üniversitesi (DAÜ)
Citation: Safkan, İsmail. (2018). Influence of Material Variation and Corrosion Deterioration on Seismic Vulnerability Assessment of RC Buildings in North Cyprus. Thesis (Ph.D.), Eastern Mediterranean University, Institute of Graduate Studies and Research, Dept. of Civil Engineering, Famagusta: North Cyprus.
Abstract: During the last few years there have been a growing interest in studies on corrosion related deterioration, parallel to the increase in the expected service life of buildings. The existing literature reveals that corroded reinforced concrete elements results in a brittle global structural behaviour. Due to the late adaptation of proper construction material standards and seismic design provisions in the Mediterranean region, the current building stock faces significant variation in seismic resistance. Likewise the humid environment and the use of chloride contaminated concrete aggregates resulted in a further deficiency, leading to deterioration of the reinforced concrete elements. In this study, the local concrete material as well as naturally corroded local reinforcing steel from North Cyprus was tested. The provided empirical steel material deterioration relationships were then considered in developing fragility curves for the building stock in North Cyprus. Furthermore, the unique character of the local design practice was simulated on scaled columns. The static cyclic tests were performed to assess the ductility degradation phenomena of the lightly reinforced columns with inappropriate stirrup settings. Based on the local design information, deterministic frame models were generated in the second part of the thesis. The parametrically assessed concrete strength, allows identifying the corrosion related reduction in seismic resistance of the “seismic” and “pre-seismic” reinforced concrete buildings (i.e. the pre-1999 reinforced concrete structures designed according to modern seismic design provisions and those belonging to a previous era, respectively). The presented fragility functions, highlight the significance of considering the combined corrosion effects, such as reinforcement buckling phenomena, type specific bond and deterioration models, time period specific material strength, and the corresponding effects in seismic resistance. The corresponding dependence of modelling parameters on seismic performance of seismic and pre-seismic reinforced concrete buildings are then discussed in detail. The results revealed that, considering the combined effects of corrosion resulted in a further 37% reduction in seismic capacity of the pre-seismic models in comparison to seismic models when subjected to the same corrosion level. Finally, the vulnerability curves are presented based on the effect of concrete strength on both building groups. Keywords: Corrosion, aging effects, seismic fragility, concrete strength, Cyprus
ÖZ: Betonarme yapılardaki korozyon odaklı yıpranmaya olan ilgi, yapılardan beklenen servis süresinin uzamasıyla birlikte artmaktadır. Literatür, korozyona maruz kalmış betonarme elemanların, bina ölçeğinde gevrek göçmeye neden olabileceğini göstermiştir. Akdeniz bölgesindeki yapılar incelendiğinde, gerek modern deprem yönetmeliklerinin gerekse kaliteli malzeme teminindeki geç adaptasyonun sonucu olarak, deprem performansında ciddi farklılık göstermektedir. Bununla birlikte nemli hava koşullarının yanı sıra, içerisinde tuz barındıran beton agregalarının neden olduğu betonarme elemanlardaki korozyon, büyük ölçüde dayanım kaybına neden olmaktadır. Bu çalışma kapsamında öncelikle, Kuzey Kıbrıs’tan elde edilmiş olan yerel beton ve çelik malzemeleri önce test edilerek oluşturulan istatistiki parametreler, hasar görebilirlik eğrilerinin oluşturulması amacıyla kullanılmıştır. Ayrıca tabii şekilde korozyona uğramış donatı çeliği için ise, testler sonucu korozyon oranına bağlı olarak, süneklik kaybını tanımlayan bağıntılar oluşturulmuştur. Yerel tasarım karakterini yansıtacak ölçekli kolonlar inşa edilip, statik döngüsel yükleme ile test edilmiştir. Boyuna donatı oranının az olduğu bu kolonlarda, uygun olmayan etriye düzeninin ve kanca şeklinin genel sünekliğe ciddi etkisi olduğu gözlemlenmiştir. Tezin ikinci aşamasında ise, yerel tasarım bilgileri göz önünde bulundurularak, Kuzey Kıbrıs’taki az katlı ve orta yükseklikteki yapıları temsil edecek analitik çerçeveler oluşturulmuştur. Sadece ölü yüklerle tasarlanan (1999 yılı öncesi) ve deprem yönetmeliği kullanılarak tasarlanan (1999 yılı sonrası) yapıları temsilen oluşturulan bu çerçeveler, korozyon ve beton mukavemetinin genel deprem performansına etkisini elde etmek amacıyla analiz edilmiştir. Sunulan hasar görebilirlik fonksiyonları sonucu olarak, korozyon etkisinin modellenmesinde, göz önünde bulundurulan donatı kenetlenmesi, basınç donatısının burkulması ve malzeme mukavemetinin güç yitirmesi gibi parametrelerin ciddi sonuçlara sebep olduğu gözlemlenmiştir. Modellemede kullanılan parametreler tez içerisinde ayrıca tartışılmıştır. Sonuçlar aynı korozyon seviyesine sahip 1999 yılı öncesi inşa edilen yapıların, 1999 yılı sonrası inşa edilen yapılara kıyasla yeni ve deprem yönetmeliği ile tasarlanan yapılara kıyasla yaklaşık %37 daha fazla etkilendiğini göstermektedir. Sonuç olarak, beton mukavemeti odaklı olarak tüm modeller için hasar görebilirlik fonksiyonları elde edilmiş ve sunulmuştur. Anahtar Kelimeler: Korozyon, yıpranma etkileri, deprem hasar görebilirlik, beton mukavemeti, Kıbrıs
Description: Doctor of Philosophy in Civil Engineering. Thesis (Ph.D.)--Eastern Mediterranean University, Faculty of Engineering, Dept. of Civil Engineering, 2018. Co-Supervisor: Assoc. Prof. Dr. Zehra Çağnan, Supervisor: Assoc. Prof. Dr. Serhan Şensoy.
URI: http://hdl.handle.net/11129/5449
Appears in Collections:Theses (Master's and Ph.D) – Civil Engineering

Files in This Item:

File Description SizeFormat
safkanismail.pdfThesis, Doctoral3.31 MBAdobe PDFView/Open


This item is protected by original copyright

Recommend this item
View Statistics

Items in DSpace are protected by copyright, with all rights reserved, unless otherwise indicated.

 

Valid XHTML 1.0! DSpace Software Copyright © 2002-2010  Duraspace - Feedback