Developing a healthy romantic relationship has a fundamental effect on an
individuals’ well being as it is linked to better physical and mental health. The
current study aimed to investigate the role of gender, romantic jealousy and attitudes
towards intimate partner violence on relationship satisfaction while at the same time
assessing the differences between emerging and young adults.
The sample included 230 (149 females; 81 males) Turkish speaking heterosexual
unmarried individuals between 18 to 30 years old who completed self-report
measures including Multidimensional Jealousy Scale (MDJS), Intimate Partner
Violence Attitudes Scale (IPVAS) and Relationship Assessment Scale (RAS).
Results showed that cognitive jealousy predicted relationship satisfaction. When
participants showed higher jealousy, their relationship satisfaction was also high.
There were no age period or gender differences on jealousy levels. Abusive attitudes
were correlated with behavioral and emotional jealousy. Women showed more
positive abusive attitudes than men. Participants with abusive attitudes were found to
have higher relationship satisfaction. The role of additional relationship variables,
namely being whether it's the participant's first relationship, the perception of
relationship as ‘long term’, and relationship duration were also assessed. Perception
of relationship as long term was found to positively predict relationship satisfaction.
The results yielded no significant differences between emerging and young adults on
any of the measures. The results are discussed in light of the traditional nature of the
Turkish speaking emerging and young adults culture with implications for
developing healthier intimate relationships.
Keywords: Jealousy, relationship satisfaction, attitudes toward IPV
ÖZ :
Sağlıklı bir romantik ilişki geliştirmek, bireylerin iyilik halinde temel ve belirgin
etkiler bırakarak, bireylerin daha iyi fiziksel ve zihinsel gelişimi ile ilişkilendirilir.
Bu araştırma, kıskançlığın ve yakın ilişkilerde şiddete (YİŞ) karşı tutumların, ilişki
doyumu üzerindeki rolünü incelemeyi hedeflemiştir. Aynı zamanda, cinsiyet ve
beliren yetişkinlik rollerinin etkisi de değerlendirilmiştir.
Örneklemi; Türkçe konuşan, yaşları 18 ile 30 arasında değişen, evli olmayan 230
heteroseksüel (149 kadın – 81 erkek) katılımcı oluşturmaktadır. Araştırmada, Çok
Boyutlu Kıskançlık Ölçeği, YİŞ’e Karşı Tutum Ölçeği ve İlişki Değerlendirme
Ölçeği kullanılmıştır.
Elde edilen sonuçlara göre, kıskançlık ölçeğinin bilişsel altölçeği, ilişki doyumunu
yordadığı görülmüştür. Katılımcılar, yüksek düzeyde kıskançlık gösterdiği zaman,
ilişki doyumuda yükselmiştir. Kıskançlık seviyeleri üzerinde herhangi bir yaş ya da
cinsiyet farkı bulunmamıştır. Şiddete karşı olumlu tutumların davranışsal ve
duygusal kıskançlık ile ilişkili olduğu görülmüştür. Kadınların erkeklere kıyasla
şiddete bakış açılarının daha olumlu olduğu bulunmuştur. Şiddete karşı olumlu
tutumları olan katılımcıların ilişki doyumlarınında yüksek olduğu gözlemlenmiştir.
İlişki değişkenlerine ek olarak, ilk ilişki olup olmadığı, ilişkinin uzun vadeli olarak
düşünülüp düşünülmediği ve ilişki süresi de değerlendirilmiştir. İlişkinin uzun vadeli
olacağıyla ilgili değerlendirmelerin, ilişki doyumunu yordadığı bulunmuştur.
Ölçeklerden elde edilen bulgular doğrultusunda, beliren ve erken yetişkinlik arasında
anlamlı bir fark bulunmamıştır. Sonuçlar, sağlıklı yakın ilişkiler geliştirebilmek için
Türkçe konuşan beliren ve erken yetişkin kültürlerin geleneksel doğasına göre
tartışılmıştır.
Anahtar Kelimeler: Kıskançlık, ilişki doyumu, YİŞ'e karşı tutumlar