This study aims to determine TRNC secondary school students’ mathematical
anxiety levels, and to find out whether factors such as gender, area, grades, and class
year have an effect on their anxiety.
The study has been conducted during the 2015-2016 Academic year, with the
secondary school students studying at TRNC. For data collection purposes, simple
random sampling was employed, and the participants were chosen among 1391 (6th,
7th and 8th grade) students from 5 different districts. In addition to the students, 19
volunteering mathematics teachers also participated in this study. The quantitative
data was collected by the means of an anxiety scale, consisting of 16 5 point Likert
scale items, developed by Bindak (2005). The validity and reliability of the
questionnaire was ensured by relevant tests. For internal consistency, the Cronbach
Alpha was measured, and determined to be .914. The qualitative data on the other
hand, was collected by the means of 3 semi-structured interview questions developed
by the researcher and a field specialist, in light of the relevant literature. Following
the data collection procedures, the quantitative data was analyzed by the means of
SPSS22. The collected data was entered to the SPPS software and analyzed by
employing correlation, MANOVA, ANOVA, LSD and t-test. In addition to these, to
analyze the qualitative data, as suggested by other researchers such as Miles and
Huberman (1994), Patton (2002), Büyüköztürk, Kılıç Çakmak, Akgün, Karadeniz
and Demirel (2012), thematic analysis was employed.
The results of this study reveal that: the students possess medium level of
mathematical anxiety, their grades decrease when their anxiety level increases, the
students studying at city centre, or near city central display lower levels of anxiety, anxiety level increase with class year, and finally, that gender does not have an effect
on the level of mathematical anxiety. In addition to these, according to the teacher
participants, failing to relate mathematical knowledge with real life cause the
learners to regard mathematics classes as irrelevant and thus develop negative
attitudes (anxiety, confusion, lack of interest).
Key Words: Anxiety, Mathematical Anxiety, Secondary School
Öz: Bu çalışmanın amacı KKTC’ de eğitim gören ilköğretim ikinci kademe
(ortaokul) öğrencilerinin matematik kaygılarının düzeylerini ortaya çıkarmak ve
öğrencilerin matematik kaygılarının cinsiyet, bölge, sınıf düzeyi ve not ortalamaları
faktörlerine göre değişip değişmediğini belirlemektir.
Araştırmanın evrenini 2015-2016 eğitim-öğretim yılında KKTC’ de eğitim
gören ilköğretim ikinci kademe (ortaokul) öğrencileri temsil etmiştir. Araştırmanın
örneklemi ise rastgele seçkisiz örnekleme yöntemi ile seçilmiştir. Örneklemin, evreni
en iyi şekilde temsil etmesi istendiği için seçkisiz örnekleme yöntemi seçilmiştir.
Buna göre örneklem, beş ayrı ilçede eğitim gören 1391, ortaokul birinci sınıf
(ilköğretim altı), ortaokul ikinci sınıf (ilköğretim yedi) ve ortaokul üçüncü sınıf
(ilköğretim sekiz) öğrencisinden oluşmaktadır. Ayrıca gönüllü 19 matematik
öğretmeni de araştırmanın örneklemi içinde yer almaktadır. Nicel verileri toplamak
için, Bindak (2005) tarafından geliştirilen 5’li likert türünde hazırlanmış on altı
maddelik matematik kaygı ölçeği kullanılmıştır. Kullanılan anket geçerlik ve
güvenirlik testlerinden geçmiştir. İç tutarlılığı için Cronbach Alpha katsayısı
hesaplanmıştır. Bu katsayı .914 çıkmıştır. Nitel verileri toplamak için ise, araştırmacı
ve alan uzmanı tarafından ilgili literatür taranarak oluşturulan 3 yarı yapılandırılmış
görüşme sorusu kullanılmıştır. Nicel verilerin çözümlenmesi için bilgisayar
programlarından olan SPSS 22 kullanılmıştır. Toplanan veriler SPSS programına
aktarılmıştır ve korelasyon, MANOVA, ANOVA, LSD ve t-testi yardımı ile
çözümlemesi yapılmıştır. Nitel verilerin çözümlemesi için ise, Miles ve Huberman
(1994)’ ın, Patton (2002)’ un ve Büyüköztürk, Kılıç Çakmak, Akgün, Karadeniz ve
Demirel (2012)’ in önerdiği kategori ve temalandırma yöntemi kullanılmıştır. Araştırma sonunda öğrencilerin, orta düzeyde kaygı duydukları, matematik
kaygıları arttık sonra matematik karne notlarının düştüğü, merkez ve merkeze yakın
yerlerde okuyanların matematik kaygılarının diğer bölgelerde okuyan öğrencilere
oranla daha az olduğu, sınıf düzeyleri arttık sonra matematik kaygılarının arttığı,
cinsiyet farklarına göre matematik kaygılarının değişmediği sonuçlarına
ulaşılmıştır.Ayrıca öğretmen görüşlerine göre öğrenciler, matematik bilgilerini
gerçek hayatla ilintileyemediklerinden dolayı matematik dersini gereksiz bulurlar ve
matematiğe karşı olumsuz duygular (kaygı, karmaşık bulma, ilgisizlik, önyargılı
olma) içindedirler.
Anahtar Sözcükler: Kaygı, Matematik Kaygısı, İlköğretim İkinci Kademe