Walkability is one of the techniques to design more sustainable and livable cities. In contemporary architecture and urban design, the topic has gained significance due to many benefits it offers in relation to people’s health and sustainable mobility. After the Second World War, there were tendencies to design more humanized cities as a reaction to modern urbanism, which gave rise to rapidly developing cities with increasing car ownership. The character of the modern city deprived the citizen from the most basic right, the act of walking. Constructed on this diagnosis, the thesis investigates the transformation of the city from car-dominated approach of modern urbanism to a more humanized, walkable approach of new urbanism. In this respect, the thesis draws attention to the history of urbanism with an emphasis on walkability and its techniques. After a thorough look into the theory of walkability introduced by new urbanism, specific factors have been selected to analyze the case study of Famagusta. Finally, the study presents a comparison between the walkable city factors and the selected case study in order to propose more walkable paths in between these nodes by the help of a map of walkability.
Keywords: Non-Motorized Transportation (NMT), Sustainable Mobility, Walkability, New Urbanism, Famagusta, North Cyprus.
ÖZ:
Sürdürülebilir ve yaşanabilir yerler elde etmek ancak yürünebilir kentlerin tasarlanması ile mümkün olacaktır. Bu konunun çağdaş mimarlık ve kentsel tasarım alanlarında önem kazanması insan sağlığına ve sürdürülebilir akışkanlığa sağladığı katkılar ile yakından ilişkilidir. İkinci Dünya Savaşı’nın ardından daha insani kentler tasarlama arzusu modern kentleşmeye bir tepki olarak ortaya çıkmış ve araç mülkiyetinin artarak çoğaldığı hızla büyüyen kentler ile bizi tanıştırmıştır. Modern kentin karakteri kentliyi en temel hakları olan yürüyebilme faaliyetinden de mahrum etmiştir. Bu bulgu üzerine kurgulanan tez, araç merkezli modern kentin daha insan odaklı bir kente dönüşmesini literatürdeki kent tarihi üzerinden okumaktadır. Bu bağlamda yürünebilir kentlerin tasarlanmasına katkı sağlayan ve yeni kent ile ilişkilendirilen kavramsal yaklaşımlar incelenmektedir. İlgili kaynak taraması sonucunda Mağusa, Kıbrıs’ta seçilen alan çalışması belirlenen kriterler çerçevesinden analiz edilerek daha yürünebilir bir ağın oluşturulması ile ilgili öneriler sunulmaktadır.
Anahtar Kelimeler: Yürünebilir kentler, yeni kent hareketi, Sürdürülebilir Akışkanlık, Mağusa , Kuzey Kıbrıs.