Since the beginning of the Syrian civil war, a great number of Syrians have sought asylum in neighboring countries. An approximate number of 13.5 million people are in danger of displacement due to the conflict. At the time of writing, this thesis 6.3 million Syrian‘s were internally displaced and more than 4.9 million were seeking asylum in other countries. This makes the Syrian Refugee Crisis one of the biggest humanitarian crises of today‘s world. In this context, the debate over the hierarchy between state security and human security gains more significance.
The border between Syria and Turkey is about 822 kilometers long. Turkey accepted a substantial number of refugees (around 2.7 million) by advocating a human security discourse at the early stages of the conflict. The lack of proper vetting of refugees and the problems caused, or at least assumed to be caused by refugees led to a shift in Turkey‘s policy regarding refugees. Turkey shifted from a human security approach to the problem of refugees to a state security approach that gave dominance to Turkey‘s national security. This research is aimed at identifying and explaining the pattern that led to such a shift.
Keywords: Syrian crisis, refugees, human security, state security
ÖZ:
Suriye iç savaĢının baĢlangıcından bu yana, çok sayıda Suriyeli komĢu ülkelerde sığınma talebinde bulundu. ÇatıĢma nedeniyle yaklaĢık 13.5 milyon insan yerinden olma tehlikesiyle karĢı karĢıyadır. Bu öneriyi yazarken, Suriye'nin 6,3 milyon Suriyeli yerinden edilmiĢ ve 4,9 milyondan fazla kiĢi diğer ülkelerde sığınma talep etmiĢtir. Bu durum, Suriye Mülteci Krizi'ni bugünün dünyanın en büyük insani krizlerinden biri haline getiriyor. Bu bağlamda, devlet güvenliği ile insan güvenliği arasındaki hiyerarĢi tartıĢması daha da önem kazanmaktadır.
Suriye ile Türkiye arasındaki sınır 822 kilometre uzunluğundadır. Türkiye, çatıĢmaların baĢlarında bir insan güvenliği söylemini savunarak önemli miktarda mülteciyi (yaklaĢık 2.7 milyon) kabul etmiĢtir. Mültecilerin doğru bir Ģekilde denetlenememesi ve en azından mültecilerin neden olduğu sorunların ortaya çıkması, Türkiye'nin mültecilerle ilgili politikasında bir değiĢime yol açmıĢtır. Türkiye, mülteci sorunu konusunda insan güvenliği yaklaĢımından daha çok Türkiye‘nin ulusal güvenliğine egemen olan devlet güvenliği yaklaĢımını arttırmıĢtır. Önerilen bu tez araĢtırmasında, Türkiye'nin Suriye mülteci krizi üzerindeki değiĢen dıĢ politikasına yol açan modelin belirlenmesi ve açıklanması hedeflenmektedir.
Anahtar Kelimeler: Suriye krizi, mülteciler, devlet güvenliği, insan güvenliği