Over the last two decades, Freetown1 has experienced an alarming increase in its population through urban growth and rapid urbanisation especially during and after its decade-long civil war. This has caused serious congestion on the city centre streets and raised serious questions about urban citizenship as squatter settlements and street markets proliferate.
Kissy Street (now Sani Abacha Street2) is where this spectacle has attracted more attention and public debate. However, lively streets may not always guarantee liveable streets. Therefore, the present study is an empirical investigation into people’s attitudes and perceptions of the physical characteristics, use and management of the street. It deploys an argumentative, emancipatory framework to discuss the political, social and economic contexts that are pertinent to a holistic urban experience; using three main theoretical constructs: the theory of good city form and the liveable street paradigm, place theory and the socio-spatial theory.
The study argues for an agenda towards the liveability of Kissy street and highlights the benefits of the study to aid policy making decisions, planning and design in order to create sustainable street spaces that will guarantee optimum social interaction, economic activities and the overall street space quality. Its main focus is to interrogate the liveability and quality of living of residents of a lively, densely populated mixed-use street.
The study employs the sequential mixed-method strategy. The set of data includes physical measurements, questionnaire survey, focused (semi-structured) interviews, video recording and photographs, official statistics and newspaper articles. The findings suggest a complex relationship amongst the different user groups in their everyday life and the ways in which they interact with their physical environments.
ÖZ:
Sierra Leone’nin başkenti olan Freetown, on yıl süren iç savaş sonrasında son yirmi yılda büyük bir iç göç alarak endişe verici oranda nüfus artışı yaşamış ve hızla kentleşmiştir. Bu durum, kent merkezinde ciddi bir yaya ve trafik karmaşası oluştururken, informal yerleşimlerin ve sokak satıcılığının arttığı bir ortamda kent vatandaşlığı ile ilgili ciddi sorunlara neden olmuştur.
Freetown kentinin doğu ve batı yakasını birleştiren, stratejik bir ticari mekan ve ana trafik arteri olan Kissy Caddesi (ya da günlük dilde Sani Abacha Caddesi), bu bağlamda son dönemde yoğun ilgi ve tartışma odağı olmuştur. Bir caddenin yoğun kullanılması onun yaşanabilir olduğunu göstermez. Söz konusu cadde de çok renkli karakteri yanında aşırı kalabalık, ses kirliliği, sokak suçları, güvenlik sorunu ve sağlığa elverişsiz ortamı ile bu tartışmalı ortamı yaratmakta olup, araştırma ve sorgulamayı gerektirmektedir.
Bu tez, insanların fiziksel çevre ile ilgili algı ve davranış biçimlerini araştıran; kamusal ve özel mekan arasındaki ilişki temelinde caddenin/sokağın politik, sosyal ve ekonomik bağlamda nasıl kullanıldığını ve yönetildiğini inceleyen deneysel bir çalışma olup, bütüncül bir kentsel deneyim için gerekli olan kamusal-özel arakesitini güçlendirecek öneriler sunmayı hedefler. Bunu üç temel paradigma, ‘iyi kent’ biçimi ve yaşanabilir cadde/sokak yaklaşımı, yer kuramı ve sosyo-mekansal kuram üzerine konumlandırır.
Çalışma, Freetown kent merkezinde bulunan Kissy Caddesi’nin iyileştirilmesi ile ilgili öneriler sunar; ve sosyal iletişim ve ekonomik etkinlikleri hedef alan sürdürülebilir kent mekanları yaratmak için planlama ve tasarım kararlarına etki edebilecek yasal karar mekanizmasını nasıl etkileyebileceğini tartışır. Temel amacı çok yoğun kullanımı olan karma kullanımlı bir ana caddenin yaşanabilirliğini ve orada yaşayan konut sakinlerinin yaşam kalitelerini ölçmektir.
Araştırmada ardışık karma-yöntem stratejisi benimsenmiştir. Kullanılan veriler, gözlem ve ölçümler yoluyla toplanan fiziksel veriler yanında Kissy Caddesi sakinleri ile yapılmış karşılıklı (yarı-kurgulanmış) görüşmeleri ve anket çalışmalarını, video kayıtlarını, fotoğraflamayı, resmi istatistik ve gazete makalelerinin derlenmesini içerir. Araştırmanın bulguları, günlük yaşamda farklı kullanıcıların kendi aralarında ve fiziksel çevreleri ile kurdukları ilişkilerde karmaşık bir ilişkinin varlığını ortaya koyar.