This research aims at examining the relationship between pre-school education teachers’ level of emotional intelligence and the importance they give to the attainment of the instructional objectives in the affective domain. Bar-On Emotional Intelligence Scale, which has been adopted by Acar (2001) and the attitude scale, which has been developed (by the researcher) based on the affective learning outcoming taking place in the pre-school education curriculum have been implemented to the 117 pre-school education teacher who are currently working in the state pre-school education institutions and nursery schools.
In addition to what mentioned above, interview questions formed by the researcher and have been asked to the volunteer pre-school teachers to collect the data. The findings have affirmed that the pre-school teachers’ emotional intelligence level and the importance given the attainment of the affective domain learning outcomes are quite high. It can be concluded that as the emotional intelligence level of the pre-school teachers increases, the importance they give to the attainment of the affective learning outcomes increases.
According to the sub-dimensions of the Bar-On Emotional Intelligence Scale, the sub-dimension of the interpersonal relations level have been found to be low whereas the stress management sub-dimension level have been found to be high (according to the mean score of the emotional level). Moreover, based on the level of education variable, the level of EI of the pre-school education teachers who have their masters degree, have been obtained to be higher in comparison to the pre-school teachers who have the bachelors degree.
The results of qualitative data also revealed that the pre-school teachers give high importance to the achievement of the learning outcomes occuring in the affective domain section of the curriculum. The analysis of the qualitative data yielded deeper understanding of the research topic in the sense that the pre-school teachers attributed the attainment of the affective learning outcomes to their attempts.
Keywords: Pre-school Education, Pre-school Education Curriculum, Emotional İntelligence, Affective İnstructional Objectives
ÖZ:
Bu araştırmanın amacı, okul öncesi öğretmenlerinin duygusal zeka düzeyleri ile öğretim programında yer alan duyuşsal hedeflerin gerçekleşmesine verdikleri önem arasındaki ilişkinin incelenmesidir. Araştırmanın amacını gerçekleştirme doğrultusunda 2019-2020 öğretim yılında KKTC devlet anaokullarında görev yapan anaokul öğretmenlerinden 117 öğtemene, Acar (2001), tarafından Türkçe uyarlaması yapılan Bar-On Duygusal Zeka Ölçeği ve araştırmacı tarafından KKTC okul öncesi öğretim programında yer alan duyuşsal hedeflere yönelik oluşturulan tutum ölçeği uygulanmıştır. Bunun yanında, yine KKTC devlet anaokullarında görev yapan ve gönüllü olan 15 öğretmene araştırmacı tarafından oluşturulan görüşme soruları yöneltilerek veriler elde edilmiştir.
Araştırma sonucunda ulaşılan bulguların analizine göre, okul öncesi öğretmenlerinin duygusal zeka düzeyleri ile öğretim programında yer alan duyuşsal hedeflerin gerçekleşmesine verdikleri önem yüksek düzeyde bulunmuştur. Buna göre öğretmenlerin duygusal zeka düzeyleri arttıkça öğretim programında yer alan duyuşsal hedeflere verdikleri öneminde arttığı yorumu yapılabilir. Bar-On Duygusal Zeka Ölçeği’nin alt boyutlarına göre ise, öğretmenlerin duygusal zeka düzeylerine ilişkin nicel ve nitel ortalamalarının incelenmesi doğrultusunda duygusal zeka düzeylerinin yüksek olduğu, ancak kişiler arası ilişkiler boyutunun ortalamaya göre düşük, stres yönetiminin ise yüksek olduğu sonucu ortaya konulmuştur. Buna ek olarak, Bar-On Duygusal Zeka Ölçeğinin birinci bölümünü oluşturan demografik bilgi sorularında yer alan eğitim durumu değişkenine göre, yüksek lisans eğitimini tamamlayan okul öncesi öğretmenlerinin lisans düzeyindeki öğretmenlere göre duygusal zeka düeyleri daha yüksek çıkmıştır. Araştırmada nicel bulgulardan elde edilen sonuçlara ek olarak nitel
bulguların sonuçlarına da bakıldığı zaman birbirini destekleyen nitelikte sonuçlar elde edildiği görülmektedir. Nitel bulgular da, okul öncesi öğremenlerinin okul öncesi öğretim programında yer alan duyuşsal hedeflerin gerçekleşmesini önemli buldukları sonucunu ortaya koymuştur. Bunun yanında nitel veriler, konunun daha farklı açılardan incelenmesine olanak yaratmış ve öğretmenlerin programda yer alan duyuşsal hedeflere ulaşılmasını büyük oranda kendi çabalarına bağladığı sonucuna da ulaşılmıştır.
Anahtar Kelimeler: Okul Öncesi Eğitim, Okul Öncesi Öğretim Programı, Duygusal Zeka ve Duyuşsal Hedefler
