This thesis would like to investigate where Alpha generation mothers in North Cyprus
stand in regards to certain topics. The Alpha generation children are born between
2010-2025. Their mothers are mostly working women. The topics of interest are the
existence of maternal instinct, breastfeeding practices, (specifically their approach to
breastfeeding in public) maternity/paternity leave, and parenting practices. Mothers of
today are literate and have access to excessive knowledge through new media, unlike
previous mothers. In this thesis, certain related posts on a Facebook group formed by
a woman living in North Cyprus, ‘Yorgun Anneler Kulübü’ / ‘Tired Mothers club’ was
analyzed, along with in-depth face-to-face interviews carried out with 12 mothers. The
results depict that mothers are not pleased with the duration of maternity leave, and
they believe that it affects the recommended exclusive breastfeeding for the first 6
months. The fact that paternity leave does not exist at all is considered a huge
deficiency that needs to be addressed. It is as if the patriarchal government is
intentionally creating a distance between the father and baby/ mother/ domestic duties.
Mothers clash with the grandparents of the child regarding childcare and child-rearing
but barely have a say as this is unpaid labor (provided by ‘women’ yet again. Better
conditions need to be created to promote exclusive breastfeeding and better conditions
need to be made to involve fathers for a healthier step to parenting. Some fathers (not
all) have come a long way in comparison to previous generations but the state needs
to do its part. More lactation consultants are needed, and prenatal post-natal classes
should be established and funded by the government. Needless to say, babies are the
future and every party should do its best to ensure that they are both psychologically
and physiologically well.
ÖZ:
Bu tez, Kuzey Kıbrıs’ta Alpha kuşağı annelerinin belirli konulardaki duruşlarını
araştırmak istemektedir. Alpha kuşağı 2010-2025 yılları arasında doğar. Anneleri
çoğunlukla çalışan kadınlardır. Annelik içgüdüsünün varlığı, emzirme deneyimleri
(özellikle toplum içinde emzirmeye olan yaklaşımları), annelik/babalık izni ve ebevynlik
uygulamaları ilgi duyulan konulardır. Günümüz anneleri okuryazardır ve önceki annelerin
aksine yeni medya aracılığıyla sonsuz bilgiye erişebilmektedirler. Bu tez çalışmasında,
Kuzey Kıbrıs’ta yaşayan bir kadının oluşturduğu bir Facebook grubunda, ‘Yorgun
Anneler Kulübü’ ilgili bazı paylaşımlar analiz edilmiş ve 12 anne ile yüzyüze
derinlemesine görüşmeler yapılmıştır. Sonuçlar, annelerin doğum izni süresinden
memnun olmadıkları ve bunun Dünya Sağlık Örgütü’nün önerdiği ilk 6 ay sadece anne
sütü ile beslemeyi etkilediğine inandıklarını göstermektedir. Verilen sürenin iyileşmek
için yetersiz olduğunu ve de bebekleri için kafi olmadığına inanmaktadırlar. Babalık
izninin hiç olmaması, giderilmesi gereken büyük bir eksiklik olarak görülmektedir. Sanki
ataerkil yönetim kasıtlı olarak baba ile bebek/anne/ ev işleri arasında mesafe yaratıyor.
Anneler, çocuk bakımı ve çocuk yetiştirme konusunda çocuğun büyükanneler ile çatışır,
ancak bu ücretsiz emek (yine ‘kadının’ omzunda: bu sefer buyukannelerin) olduğu için
neredeyse hiç söz sahibi değildir. Anne sütüyle beslenmeyi teşvik etmek için daha iyi
koşullar yaratılmalı ve ebevynliğe daha sağlıklı bir adım atabilmek için babaları dahil
etmek için daha iyi koşullar oluşturulmalıdır. Bazı babalar (hepsi değil) önceki nesillere
göre çok yol kat etti ama devletin üzerine düşeni yapması gerekiyor. Daha fazla emzirme
danışmanına ihtiyaç vardır, devlet tarafından finanse edilen doğum öncesi doğum sonrası
sınıfları oluşturulmalıdır. Bebeklerin gelecek olduğunu söylemeye gerek yok ve her taraf
hem psikolojik hem de fizyolojik olarak iyi olmalarını sağlamak için elinden gelenin en
iyisini yapmalıdır.